online randevu tedavi ücretleri

Varis Tedavi Edilmezse

Sayfa İçeriği

Bu cümleyi insanlar ne amaçla arıyor tam olarak bilmiyorum, ama maalesef arama motorlarında varis hastalığı ile ilgili kelimeler arasında ilk 10’da yer almaktadır. Varis tedavi edilmezse ne olur? cevabını neden merak ederler, ne yapmaya çalışırlar bilmem ama bildiğim tek gerçek bu hastalığın geç kalınmadan tedavi edilmesi gerektiğidir. Çünkü ilk başlarda ciddi bir şikayete neden olmamasına karşın ilerleyen her evrede şikayetler ve riskler artmaktadır. Bu sayfada damar genişlemesi edilmezse ne olur? sorusuna ilk baştan başlayarak yanıt vermeye çalışacağım.

 

Varis Tedavi Edilmezse
Zamanla şu sorunlar oluşur, giderek arta ve yenileri eklenir.

Varisin İlerlemesi

Bütün hastalıklarda olduğu gibi ilerler, yenileri çıkar ve damarlar giderek kalınlaşır. İlerlemesi durumund atedavisi daha güç yapılabilir. İlerlemenin sınırı yok denilebilir. El bileği kalınlığına ulaşan varisler görülmüştür. Varis çorabı bu süreci yavaşlatsa da durduramaz, ilaçların ilerleme üzerinde etkisi yoktur.

Varisin Kanaması

Sürekli genişleyen toplardamarları şişen bir balona benzetebilirsiniz. Çocuklar büyük bir görüntüye ulaşmak için sürekli üfleyerek şişirmektedir. Fakat bir noktadan sonra basınca dayanamayan balon maalesef patlayarak kullanılamaz hale gelmektedir. Aynı durum sürekli genişleyen toplardamarlar içinde geçerli olup, damarlar bir noktadan sonra kanamaya başlayacaktır. Ciddi bir kanama durumu olup, hastalar genelde kanamayı durdurmakta başarısız olabilmektedir. Asıl sıkıntı kanama olmayıp, kanama yerini iyileşmesi zor yaralara bırakmaktadır.

Varis Yarası

Evet arkadaşlar kanama problemi ile birlikte bacakta iyileşmesi zor bacak yaraları yani varis ülseri problemi ortaya çıkmaktadır. Cildin çürümesi anlamına gelen bu durum maalesef hastaların ilk başta yürüme özgürlüğünü elinden alarak zamanla yatağa mahkum olmasına neden olmaktadır.

Bacaklarda Ağrı

Yukarıda anlattığım görsel kirliliğe neden olurken sonuçlar sadece bununla sınırlı kalmayıp, özellikle insanı canından bezdirecek düzeye ulaşan bacak ağrıları ortaya çıkmaktadır. Tabii ki tüm ağrılar damar genişlemesi hastalığı ile alakalı olmayacağını bilmelisiniz. Bu ayrımı yapmak için küçük testlerden yararlanabilirsiniz. Varisten kaynaklanan ağrılar genellikle sabahları olmayıp, daha çok öğlen ve öğlen sonrası başlayarak akşamları şiddeti artan sorunlardandır. Çözümü ise doğal yollardan mümkün olup, bacak ağrısı başladığında yürümeye başlarsanız hafifler ve tamamen kaybolur. Aynı şekilde evde iseniz yere uzanarak bacaklarınızı 20-30 cm yukarı kaldırarak ağrıdan kurtulabilirsiniz. Yaşadığınız sorunun varisten olup, olmadığını böylece anlayabilirsiniz.

Gece Krampları

Bir diğer sorun ise geceleri sık görülen kramp problemleri olup, bir tür kas sorunudur. Normal insanlarda da görülmesine karşın varisli hastalarda biraz daha fazla görüldüğü söylenebilir. Özellikle geceleri ve yatarken uykudan uyandıracak düzeyde olabilmektedir.

Bacak Kaşıntısı

Özellikle diz bölgesinin alt kısmında görülen kaşıntılar direkt olarak varisi işaret etmektedir. Kirli kanın toplardamarlarda beklemesi kaşıntıya neden olmaktadır. İnsanlar bu tür sorunlarda kaşıntı kremi kullansa da kalıcı bir çözüm olmaz. Çünkü hastalık var oldukça şikayetleri de var olacaktır.

İyileşmesi Zor Bacak Yaraları (Varis Ülseri – ulcus cruris)

Bacaklarınızda renk değişimi ve ciltte sertleşme gibi bir durum görmeniz halinde çok fazla zaman kaybetmeden mutlaka bir kalp damar cerrahi uzmanına giderek tedavi olmanız gerekir. Çünkü bu noktadan sonra bacaklarınızda kanama ve buna bağlı olarak iyileşmesi güç yaralar varis ülseri ortaya çıkmaktadır. Bu durum maalesef işi iyice zora sokmaktadır. Kendiliğinden iyileşmesi neredeyse imkansız yaralardır.

Varis Ülseri (Bacak Yarası) Nedir?

Evet arkadaşlar hastalığın tedavisi yapılmadığında bacaklarda kanama (damarlarda çatlama) olduğunu görürsünüz. Bu kanamalar maalesef iyileşmesi güç yaralara neden olmaktadır. Kanama öylesine ciddi ki bazen durdurmak için mutlaka tampon uygulanması gerekir. Türkçe karşılığı bacak yarası anlamına gelen varis ülseri bacakların önce yara sonrada kötü bir koku ile çürümesine neden olmaktadır. Dilerseniz aşağıda resimler ile hastalığa bir göz atalım.

 

Varis Yarası Nasıl Geçer?

Öncelikle bu sorununda kendi kendine yada bitkisel ürünler, karışımlar vs ile geçme imkanı olmayacaktır. Mutlaka bilimsel anlamda cerrahi müdahale gerekmektedir. Bunun için yine varisin tedavisinde olduğu gibi alanında tecrübeli bir kalp damar cerrahi uzmanından yardım almanız gerekir. Altı şubemizde fleboboloji (kalp damar cerrahisi) uzmanı size bu konuda da hizmet vermektedir. Ücretsiz muayene imkanlarından yararlanabilirsiniz.

Eski Yöntem (Oksijenle)

Bacak yaralarının tedavisi geçmişte sadece gelişmiş hastanelerde yapılırdı. Çünkü oksijen birimi olan sağlık merkezlerinde yaklaşık 6 ay sürecek bir oksijen tedavisi gerekirdi. Oldukça zor ve masraflı tedavi sonrasında daha gelişmiş bir uygulama olan PRP uygulaması geliştirildi ve kliniklerimizin her altı şubesinde de uygulanmaktadır.

Varis Yarası Tedavisinde Yeni Yöntem (PRP Tedavisi Nedir, Nasıl Yapılır)

Varisten kaynaklanan ülserin tedavisinde en gelişmiş yöntemlerden biri olan PRP (Platelet Rich Plasma) kişinin kendi kanı ile ortaya çıkan yaranın iyileşmesini sağlamaktadır. Hastadan alınan kan PRP cihazı ile çok özel bir serum haline getirilmektedir. Elde edilen bu serum çok ince bir iğne yardımcı ile hastada ortaya çıkan yaraya enjekte edilmektedir. Yaranın durumuna göre bu uygulama bir kaç seans şeklinde uygulanır.

Evet arkadaşlar burada ortaya çıkan sonuç damar genişlemesi hastalığı kesinlikle tedavi edilmesi gerektiğidir. Aksi halde sayfada gördüğünüz şekilde dahada zorlaşmaktadır. Yukarıda PRP ile bacak yarası tedavi edilmesinden sonra mutlaka ülsere neden olan damar genişlemesi tedavi edilmesi gerekmektedir.

Varis Kanaması

Derinin çok inceldiği noktadan damar patlayıp kanama olabilir, çok dramatik bir tablodur, bir anda her yer kan olur ve aile çok panikler. Kanayan noktaya baskı uygulamak genellikle kanamayı durdurur. 3-4 dakikalık basında rağmen kanama durmuyorsa uzman doktordan destek alınmalıdır.

Derin Ven Trombozu Nedir?

Vücudumuzda, dokularda biriken kirli kanın kalbe geri taşınmasını sağlayan damar sistemi toplardamarlardır. (Venöz sistem) Toplardamar sistemi bacaklarda derin ve yüzeysel venler olarak ikiye ayrılmaktadır. Derin venlerde kanın durağanlaşması kümeleşmeye eğilim göstermesi sonucu pıhtı oluşturmakta ve bu durum derin ven trombozu (DVT) olarak adlandırılmaktadır.

Derin Ven Trombozu Belirtileri Nelerdir?

Derin ven trombozu erken dönem (Akut DVT) ve geç dönem (Kronik DVT) olarak ikiye ayrılır. Akut DVT ilk 15 günlük dönemdir. Ve bu dönemde bacakta şişlik, şiddetli ağrı, ısı artışı, kırmızı ren değişikliği belirtileri oluşur. Bölge olarak bacaklarda en sık baldır ve uyruk venlerinde görülmektedir. Her iki bacak arasında ciddi çap farklı oluşmaktadır. Nadir olarak kol ve karın içi venlerde de DVT görülmektedir.

Akut dönemde yumuşak pıhtı koparak vücudumuzun çeşitli yerlerindeki toplardamarları tıkayarak emboli oluşturabilmektedir. Bacaklardaki DVT sonrası en sık Akciğer Embolisi görülür. Ani gelişen sırt ağrısı, göğüs ağrısı, nefes darlığı, ağızdan öksürükle kan gelmesi gibi belirtiler Akciğer Embolisini akla getirmelidir.

Derin Ven Trombozu Nedenleri

Damar içinde pıhtı oluşumuna başlıca 3 faktör etki etmektedir. Bunları maddeler halinde sıralayarak daha açık bir dille anlatabiliriz.

  1. Damarın içi yüzeyinde (endotelde) hasar oluşması (Travma, kemoterapi, sigara, damardan ilaç kullanımı gibi)
  2. Hareketsizlik (Uzun süre yoğun bakımda yatış, kalça protezi gibi büyük cerrahi müdahale gerektiren ortopedik ameliyatlar, uzun süren araba veya uçak yolculuğu v.b. gibi)
  3. Pıhtılaşmaya meyil sendromları (Trombofili Sendromları)

Ailesel geçiş nedeniyle sık tekrarlayan düşük yapma öyküsü, genç yaşta bacaklarda veya kolda, karın içi damarlarda pıhtı oluşma öyküsü olan hastalar bu grupta detaylı incelenmelidir. Bu hastalarda, toplumun geri kalan bireylerine oranla kan, damarın içinde pıhtılaşmaya genetik nedenlerden dolayı dolma çok meyillidir. Obezite (Şişmanlık), herhangi bir hormon replasman tedavisi; kontrolsüz doğum kontrol hapı kullanımı, hamilelik gibi durumlar da başlı başına pıhtılaşmayı arttıran nedenlerdir.

Hamilelik sırasında vücutta salınan hormonlar kanın pıhtılaşmaya meyilini arttırmaktadır. Ayrıca annenin ve bebeğin kanı beraber kan dolaşımında olduğundan kan volümü artmakta ve pıhtı oluşum riski artmaktadır. Yine bebeğin karın içi ve kasık damarlarına yaptığı baskı sonucu pıhtılaşma riski ve buna bağlı DVT riski hamilelikte artmaktadır.

Ücretsiz Muayene Olun
Yaşadığınız sıkıntının ne olduğunu öğrenmek için kalp damar cerrahi uzmanlarımız ücretsiz muayene imkanı sunmaktadır. Türkiye’nin 4 ili İstanbul, Bursa, Ankara ve İzmir’de bulunan kliniklerimize randevu alarak gelebilirsiniz.

Toplardamar Genişlemesi Mutlaka Tedavi Edilmelidir
Evet arkadaşlar Varis denince kılcal damar yukarıda belirtildiği gibi hastalık değil (estetik sorun) olduğunu aktardık, asıl sorun ve tedavi edilmesi gereken ise toplardamar genişlemesi olup, %95 oranında bacaklarda görülmektedir. Nedenleri arasında özellikle ayakta çalışmak, hareketsiz yaşam ve genetik yatkınlık gösterilmektedir. Sorunun asıl kaynağı toplardamarlarda bulunan kapakçıkların bozulması ile birlikte kan akışının sağlıklı bir şekilde yapılmamasıdır. Başlıkta da belirtildiği gibi mutlaka tedavi edilmesi gerekmektedir. Daha önce ameliyat ve ameliyatsız yöntemlerle tedavisinin nasıl yapılacağını aktardık, aşağıdaki bağlantılardan inceleyebilirsiniz.

Varis Başlangıcı Ciddi Şikayetleri Olmayan Bir Dönemdir
Evet arkadaşlar damar genişlemesi edilmezse ne olur? sorusuna ilk yanıt olarak ilk başlarda ciddi şikayet ve belirtileri olmayacağı ile başlayalım. Kapakçıkların bozulması ile birlikte kirli kan beklemeye ve damarların an be an genişlemesine neden olur. Fakat ilk etapta ciddi belirti ve şikayetleri görülmez. Yani kişi düzenli yürüyüş, yüzme ve spor faaliyetleri yapıyorsa şikayetleri hissetmiyor olabilir.

Kılcal Damar Tedavi Edilmezse Ne Olur?

Konuya geçmeden önce dilerseniz önemli bir ayrımı yapalım. Varis hastalığı denince toplardamar genişlemesi ve neden olduğu tam olarak bilinmeyen kılcal damar çatlamaları aynı kefeye konuyor. Kılcal damar 1 ile 2,5 mm arasında olup, aslında hastalıktan öte estetik problem olarak kabul edilir. Kadınların bacaklarında erkeklerin ise yüz bölgesinde görülen kılcal damarlar tedavi edilmediğinde ciddi bir sıkıntıya neden olmazlar. Şikayet olarak genelde sızlama ve yanmaya neden olup, estetik yönden kötü görünmesi nedeniyle tedavisi önerilir.

 

Varisin tedavi seçenekleri ilgili sayfalarda ayrıntılı bir şekilde ele alınmıştır.

Site Sahibi
Medicalart Bilgisayar Satış Bakım Onarım